Yeni Zelanda, Güney Adası ve Kuzey Adası olmak üzere iki ana adadan oluşur. Bu adalar, dünyadaki en büyük 12. ve 14. adalar olarak sıralanır ve toplam yüzölçümleri Birleşik Krallık’tan bile büyüktür.
Ancak yüzölçümlerinin büyük olması kısmen bir işe yaramıyor, neden mi? Çünkü bahsettiğimiz üzere %80’i boş. Nedenlerini incelemekte fayda var.
Bu durumun ana nedenlerinden biri, ülkenin coğrafi ve iklimsel özellikleridir.
Güney Adası, dağlık yapısı ve düzensiz yağışları ile dikkat çeker. Güney Alpleri olarak bilinen bu dağlık bölge, neredeyse tüm adayı kaplar ve gelişim için zorlu bir alan yaratır.
Dağlar, batı kıyısında yoğun yağış alırken doğu tarafında kurak koşullar oluşur. Bu nedenle tarım için uygun alanlar sınırlıdır ve yerleşim genellikle zordur.
Peki Kuzey Adası neden daha yoğun nüfuslu?
Kuzey Adası, daha düz ve tarım için daha uygun alanlara sahiptir. Yağışlar daha dengeli ve sıcaklıklar daha ılımandır.
Ayrıca Yeni Zelanda’nın en büyük şehri olan Auckland, bu adada bulunur ve ülke nüfusunun büyük bir kısmı burada yaşar. Auckland, stratejik konumu, doğal limanları ve verimli toprakları ile dikkat çeker. Bu nedenle birçok insan burada toplanmıştır.
Yeni Zelanda’nın dünya üzerindeki izole konumu, nüfus yoğunluğunu etkileyen bir diğer faktördür.
Ülke, dünyanın diğer büyük kara parçalarına oldukça uzaktır. En yakın komşusu Avustralya bile yaklaşık 2.000 kilometre uzaktadır. Bu izolasyon, Yeni Zelanda’nın tarih boyunca düşük nüfus yoğunluğuna sahip olmasına neden olmuştur.
İlk yerleşimciler olan Polinezyalılar, 13. yüzyılda adayı keşfetmiştir ve dünyanın son büyük yerleşim alanının bulunması olarak kaydedilmiştir.
Ayrıca Yeni Zelanda’nın coğrafyası, geniş ölçüde hayvancılık için uygundur. Ülke, dünyada koyun ürünleri ihracatında bir numaradır ve büyük miktarda süt ürünleri üretir.
Bu durum, tarım için uygun olmayan arazilerin hayvancılıkta kullanılmasını sağlar ve nüfusun bu alanlara yayılmasını sınırlar.
